UYUŞTURUCU MADDE
Sigara ve alkol kullanımı bağımlılık yapıyor olsa da esrar, eroin, morfin ve diğer sentetik uyuşturucu maddeler gibi bırakılması zor olmadığı için uyuşturucu madde kategorisine girmemektedir. Ayrıca sigara ve alkol sadece sağlık açısından zararlıdır. Fakat bağımlılık yapan maddeleri kullanmak toplum tarafından kabul gören bir davranış değildir ve kullanıcının dışlanmasına neden olmaktadır.
Mutluluk hissi verdiği gibi bir yanılgıya kapılarak uyuşturucu madde kullanmak çok kısa bir süre içerisinde kişide ruhsal ve bedensel bozukluklara neden olmaktadır. Sebep her ne olursa olsun kullanılan bütün bağımlılık yapan kimyasal maddeler beyin hücrelerinde ve merkezi sinir sisteminde çok ağır hasar bırakmaktadır.
Sadece kimyasal madde kullanımı bağımlılık yapmaz. Doktorlar tarafından reçete edilen bazı ilaçlarda beyin fonksiyonlarını doğrudan etkilemese bile uzun süre kullanımı beden üzerinde bir süre sonra ilaçların yan etkileri olarak hasarlar bırakabiliyor. Bu konuya açıklık getirmek gerekirse, sürekli ağrı kesici kullanan bir kişi bir süre sonra ağrı kesicilere karşı bağışıklık kazanır.
Bu şekilde ilaca olan ihtiyacın daha fazla olduğu düşüncesi oluşur. Uyuşturucu madde bağımlılığı kadar tehlikeli olmasada ilaç bağımlılığıda ruhsal bozukluklara neden olmaktadır.
Bağımlılık ile birlikte gelen ruhsal bozukluklar
Sağlığa verdiği zararlar, bağımlılık yapması, kullanan kişilerin yaşamış oldukları maddi, manevî ve ruhsal bozukluklar toplumdaki bir çok kesim tarafından bilindiği halde ve bütün bunları bile bile, uyuşturucu kullanmak kişide psikolojik bozukluğun olduğunun göstergesidir.
Kimyasal uyuşturucu madde kullanımına bağlı olarak madde entoksikasyonu yaşanır. Yani uyuşturucuyu kullandıktan bir kaç saat içinde beden ve beyin fonksiyonlarının geçici olarak bozulması neticesinde yaşanılan ciddi bir ruhsal bozukluğa madde entoksikasyonu denir.
Beyin ve beden bağımlı hale geldikten sonra ( bu süre kişiden kişiye değişir) vücudun ihtiyaç duyduğu anda maddeyi temin etmesi gerekir. Şayet bağımlı olan kişi istediği her an maddeye ulaşamazsa krize girer. Buna madde yoksunluk sendromu denilmektir.
uyuşturucu madde kullanan kişilerde görülen ruhsal bozukluklar psikolojide deliryum olarak açıklanır. Bilinçte görülen gel gitler, ne yapılırsa yapılsın dikkati toplayamamak, gerçekte var olmayan halüsinasyon görmek, eşyaların hareket ettiğine inanmak, kontrolsüz bir şekilde sinirlenmek deliryum tipik belirtileridir, ve bu belirtiler madde etkisi geçince ortadan kalkmaktadır.
Madde kullanımının yol açtığı deliryum belirtilerinden sonra bir süre sonra bedende ve zihinde kalıcı hasarlar oluşur. Bu hasarlardan biride demans hastalığıdır. Kalıcı demans, hafızanın işlevselliğini yavaş yavaş kaybetmesidir. Ortaya çıkabilen bir diğer bozukluk ise demans belirtileri ile hemen hemen aynı belirtileri gösteren amnestik bozukluktur.
Madde etkisi altındayken ortaya çıkan hatırlama, anlama, anlatma gibi zihinsel faaliyetlerin kalıcı yada geçici olarak bozulmasıdır. Psikotik, kişilik, anksiyete, uyku ve cinsel bozukluklarda madde kullanan kişilerde görülen psikiyatrik hastalıklar arasındadır.
Yoksunluk Sendromu
Madde bağımlısı tanısı konulması için kişinin mutlaka yoksunluk sendromu belirtilerini yaşıyor olması gerekmektedir.
Ayrıca yoksunluk sendromu yanı sıra bağımlılık için vücutta tolerans oluşması gerekir. Tolerans, maddeden beklenen etkiyi göstermesi için alınması gereken miktardan daha fazla doz alınmasıdır. Dozu ne olursa olsun bütün maddeler vücutta entoksikasyon yani bir çeşit zehirlenme etkisi yapar. Zaten madde bağımlıları bu zehirlenme etkisinin verdiği mutluluk hissini yaşamak için kullanır.
Mutluluk hissini daha çok yaşamak için daha fazla içmek istenir. Daha fazla daha fazla derken maddeye olan direnç azalır ve bu durumda tolerans oluşmasına neden olur.
Tolerans oluşması demek yoksunluk belirtilerinin yaşanması demektir. Yani zamanında alınmadığı zaman birtakım durumlar ortaya çıkar. Yoksunluk belirtilerinin yaşanması için sadece eroin ve kokain gibi yüksek bağımlılık yapıcı maddeleri kullanmaya gerek yoktur. Her gün içilen kahve ve çay ya da sigara da belirli ölçülerde bağımlılık yapmaktadır. Bu kimyasal madde ile farkı ise yaşattığı yoksunluk sendromu belirtilerinin verdiği hasarın boyutudur. Unutmayın, her şeyin fazlası bağımlılıktır ve bağımlı olmak esir olmak demektir.
Uyuşturucu Tedavisi Yapan Hastanelerin Listesi
Türkiye’de uyuşturucu yaygın olarak kullanılmasına rağmen bu konuda tedavisi yapan hastaneler oldukça az olduğu gözlemledim. Türkiye’de uyuşturucu tedavisi yapan hastaneler:
- AMATEM
- Balıklı Rum Hastanesi
- Yeşilay Danışmanlık Merkezi
- İstanbul Üniversitesi Psikiyatri Kliniği
Uyuşturucu hakkında oldukça detaylı ve faydalı bir içerik yazdığımı düşünüyorum, bu içerik hakkında tepki butonlarına tıklayarak değerlendirme yapabilir, yorum yaparak görüşlerinizi belirtebilirsiniz